| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | live together f. | birlikte yaşamak |
| Genel | live together f. | iç içe yaşamak |
| Phrasals | ||
| Öbek Fiiller | live together f. | beraber yaşamak |
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | live together with one's sister f. | kız kardeşiyle beraber yaşamak/oturmak |
| Genel | live together with one's sister f. | ablasıyla beraber yaşamak/oturmak |
| Genel | live together in harmony f. | birlikte/beraber uyum içinde yaşamak |
| Colloquial | ||
| Konuşma Dili | live together die alone expr. | birlikte yaşa yalnız öl |
| Speaking | ||
| Konuşma | it's nice to live together expr. | birlikte yaşamak güzel |
| Konuşma | let's live this moment together expr. | bu anı birlikte yaşayalım |
| Konuşma | let's live this moment together expr. | bu anı beraber yaşayalım |
